Bu üşengeçlik çok kötü bir şey.
Sabah kalktım tam elimi yüzümü yıkıcam baktım sular akmıyor , gittim bir daha yattım anneme seslendim sular gelince beni uyandır da yüzümü yıkayayım diye.
Saat 11 ‘ e doğru vııııızzzzzz sesiyle uyandım ki sineklerin tecavüzüne uğruyorum , iffetim gitti! Bir çırpıda kendimi onların lanet ayaklarından kurtardım ve 2 tanesini öldürdüm!
Sonra suçluluk psikolojisiyle temizlenmem gerektiğini düşündüm. Soyundum her şey tamam laappss sular yokkk !
-Annnnnneeeeeeeeeeeeeeeeeee , hani sular geldiğinde söyleyecektin !!
- E gelince söylicem tamam sen niye girdin diye seslendi.
Resmen hayata isyan ettim o an.. Tekrar giyindim , dışarı çıkacaktım ama çok terlemiştim.
Siz yapıyormusunuz bunu yoksa aranızdaki tek İrlandalı pardon iğrenci ben miyim :\
Önce sol koltuk altımı sonra sağ koltuk altımı kokladım , ter kokmuyorsam çıkacaktım.
Burnuma kötü kokular gelmeyince attım kendimi dışarı..
2007 yılında bir bilgisayar dükkanım vardı 2009 da kapatmak zorunda kalmıştım. Onun verdiği imaj nedeniyle tüm bilgisayar ile ilgili yardımlara-sorulara beni çağırırlar ararlar.
Ver sloganı;
Ailenizin Bilgisayarcısı Tolga ,
Bilgisayarınız emin ellerde!
Bilgisayarcı Tolga
Format bizim işimiz !!
Neyse , arkadaşın yeğene laptop alıcaktık Cevizlibağa Vatan Computer’e gidiyoruz metrobüsle. Benimde toplu taşımalarla bu aralar başım dertte , ne zaman binsem kaza oluyor.
Annem bu durumu nazara bağlıyor , hatta bir ara kurşun döktürelim bile dedi.
Anne geldim 25 yaşına pesss desemde , işi nazara bağladı.. birde sağ ayakla bin dedi bineceğin arabaya .. harbiden de sağ ayakla bindim he..
Yardırdık gidiyoruz , boş bi yer buldum oturdum Bahçelievler durağında 3 tane hatun bindi orta kapıdan bende tam oradayım yekten kesiyorum onları acayip tiplerdi baksan çok kaliteli giyinmişler ama dışı marka içi turşu fıçısı oldukları belliydi konuşmalarından.
Kıl oluyorum lafları yuvarlıya yuvarlıya konuşan hatunlara !
Hele bir telefonu açışı var
- Alıııoo Aşkuuoomm , tımamm geliyoruz
- okee byy byy
bunları duyunca birden bi suratım ekşidi , turşu olduklarından mı bilmiyorum.
Neyse ki kulaklığımda çalan şarkı resmen tüm dünyayı güzel gösterdi bana. Resmen uçmuştum ; Metin Kemal Kahraman’dan Ferfecir lütfen dinleyin.
Tam hüznümün doruğuna çıkmışken bu dengesiz kızlardan birinin ayağımı takıldı , ne oldu hiç bilmiyorum laaps elindeki kahvemiydi onuda anlamadım hafif ılık bir şeyi benim paçaya dökmezmii!
Yalan Dünyada varya Yoooooooooooooooooo diye bağırıyor , aynı öyle bağırasım geldi.
Üzerime dökdüğü yetmedi birde ayağıma bastı o daha çok kafamı attırdı..
Hemen 3’ü birden üzerime atıldı diğer ikisi başladı gülmeye üzerime döken rengarenk etekli hatunla uuooyy çok pardon yaa dedi , sert bi bakış attım gülenler sustular tekrar özür diledi bende önemli değil dedim..
Tabi bu arada meraklı metrobüs halkına gün doğdu karmaşadan dolayı , hepsi bana bakıyordu fordcu zannettiler galiba 3 kızın arasından çıkınca..
Neyse , geldik Cevizlibağa tam inicez inmeden tekrar özür dilediler bi göz kırptım ..
Olayın sıcaklığı ile bir şey hissetmemişim ama ulan nasıl becermişlerse tam baldırın oraya dökmüş resmen altıma sıçmış gibi geziniyorum! Pantolon da açık renkli iyimi..
Haydi dedim arkadaşa halledelim o işi , o da hala gülüyor kancık gibi.
Ihıhahhahahah !
Yürürken dökülen bölgeyi kapata kapata gitmeye çalışsamda , döken arkadaş sanata meyilli olmalı ki resmen desenler oluşmuş , bir ressam incelese küçük bir acıklı hikaye çıkarabilir o derece..
-Şurada da görüldüğü gibi ressam arkadaşımız acıklı bir göt hikayesini bizimle paylaşmıiş..
Aldık Samsung laptopumuzuda çıktık..
Dönüş yolu resmen gözümde büyüdü !
Yine binecektim toplu taşımaya ve kesin yine başıma bir şey gelicekti.. Paranoyak oldum resmen kaşım gözüm oynamaya başladı arabaya binmeden önce.
Bindik gidiyoruz , en arkaya oturdum araba boştu benim oturduğum yerin bir koltuk yanında iki tane amca oturuyordu , arkadaşla yeğeni 3 ön koltuktaydı..
Klimalı yerden güneşe çıkınca benim başım çok ağırıyor , o yüzden çıkardım kulaklığı avel avel bakına bakına gidiyoruz..
Yandaki amcaların muhabbetinede istemeden şahitlik ediyorum..
Eskilerden konuşuyorlar , bir ara hey gidi ne güzeldi o eski Ramazanlar dedi.
Abooo dedim aha sıçtık , ağır geyik başlıyor.
Amcam başladı , bizim zamanımızda böylemiydi..
-İftar sahur zamanı görmediğimiz yakınlarımız , akrabalarımız kalmazdı şimdi nerdeee..
Söylediklerinin çoğunda haklıydı ama artık baygınlık gelmeye başladı her yerde bu muhabbetleri duymaktan , anlıyorsunuzdur sizde beni :)
Yaklaşık 15 dakika eski Ramazanları konuşup durdular. Bir ara harbi harbi bende eski Ramazanları düşünmeye başladım. Neyse geldik bizim o tarafa arkadaşlar eve geçti
Ben Mehmet ağabeyin oraya uğradım iki çaya düşerim açılırım diye.
Sonra masalar dışarıda olduğu için vazgeçtim , niyetli insanlara saygısızlık olmasın diye.. Birde bilirim çaysızlıkta fena koyar insana , ne suya benzer nede açlığa.
Çömdüm Mehmet ağabeyin oraya gülüşmeler filan diğer esnaflarda oradalar dedim katılayım arada iki geyiğe vururum.
Ulan sandalyeyi yanaştırdım tam destur dedik dondurmacı Ramazan abi geldi , peşinden demezlermi Ramazan bizde senden bahsediyorduk ; Nerde kaldı eski Ramazanlar
Pohuhahhahha
Nihunannana
Hahahhaha
Envayi çeşit gülüş işittim, koşar adımlarla eve doğru yol aldım.
Abooooo dedim kaç kaç kaççç ama nasıl hızlı adımlarla gidiyorum eve bir görün ..
Gittim eve sıcaktan mafolmuştum açtım bi donla kaldım duşa girmeye yelteniyordum sularda gelmişti..
Sonra düşündüm kendi kendime.
Harbiden de,
Nerde o eski Ramazanlar ?