“ 13
Şubat “ Saat : 11:47
Zııırrrrrrrrrrrrrr!!!!
Huaaaauu! Ne oluyor lan. Hay sikeyim yine öğlen etmişiz ya.
Ulan başım da nasıl ağırıyor ya. Seviyorum bu rakıyı yahu ,
kafası harbi kafa yani. Bizim Fransız lavuk 3’de gelmiş olur herhalde. Önce duş
, sonra kahvaltı ardından iş. Duş almasam mı acaba , du bakayım.. kesinlikle
almalıyım , ooo damızlık at gibi kokuyorum mına koyim.
Yalnız arkadaş ne çay yapmışım beeee. Sırf bu çay için bile
kız olsam benimle buluşmak için bahaneler üretirdim. Zaten şu kahvaltı tek
başına yapılınca olmuyor ki ya.. Ekmeği bölüşmenin mutlulukla bir ilgisi olmalı
, araştırsam kesin ucundan bi yerinden yakalarım..
“ Saat : 15 : 50 “
Ulan fransız’a lavuk filan dedik ama yanında ki insan diye
nitelendiremediğim bu mucizevi şeyi benimle tanıştırması ne kadar iyi oldu
anlatamam. İster misin bu akşam bunu alaym , iki rakı içtimi hamı götü dağıtır
bu zaten. Yaşadın oğlum! Buradan çok ekmek yersin sen.
Bonjour , Bonjour madam.
Yalnız çok kıllanıyorum bu kız niye hiç konuşmuyor lannn
“Türk’üm yavrum bende , az bekle adam gitsin seninle özel
konuşacağım..”
-grand ! amann harika yanii
Çok
pis bakıyor bana ben buna kesin kayarım..
“ Saat 19: 42 “
“Melemen yapabildiğin tek yemek dimi.. Sizin gibi artisleri
çok iyi bilirim. Böyle dışarıda Fransız mutfağından ezbere şeyler söylersiniz
ama iş eve gelince , kuru soğan melemen yumulup gidersiniz..”
-Ne kadar da iyi biliyorsun , daha önce çok yedin galiba ? yani
melemen kuru soğan filan , nerelisin sen .
“İstanbul’luyum aslen , ama doğma büyüme Bordeaux. Fransızca’yı
nerede öğrendin , belli ki kulaktan duyma konuşuyorsun , bir okul okumadın
değil mi?”
-Hayır , kursuna yollamışlar beni çok küçükken , birde Fransız
bir komşumuz vardı , onlar da yardımcı oldular.
“Neden yalnız yaşıyorsun”
-Yaşamamam için bir neden söyle?
“Çok pasaklı ve dağınıksın..”
“…
“şaka şaka. Eee hadi ne zaman sevişeceğiz , akşam işim var.”
Yuh! Ulan başka bir şey dileseymişim keşke , tam da uzatır
diyordum bu muhabbeti. İyi iyi masrafsızmış birde..
- O halde ne duruyoruz ?
“ Saat 21 :39 “
Ohhh! Evet , süper yaa. Hadi ama daha hızlı daha hızlııı!
Dur biraz da ters çevireyim de rahatlasın..
Altına üstüne çevirdikce çıkan koku enfeees. Hepsini istiyorum
, doymak istemiyorum..
Vuhuuuu çok heycanlandım.. Ulan rakı da var. Ee hamsi
kusuruma bakma artık , neye niyet neye kısmet. Zaten bende şans olsa , kız
gitti yavrum. Neymiş efendim acil çıkması lazımmış , neymiş efenim en kısa
zamanda bir dahaymış. Ulan sen bu damızlıkla beni mi hatırlarsın. Neyse dur şu
hamsileri iyice ters düz ettikten sonra bir tabağa alıp üstüne bir şey örteyim
, buharında pişsin.
O kadar da masraf yaptım. Gittim brokoli aldım lan!
Senin neyine brokoli fantezisi mına koyim. Neyse ben yerim..
Aaa ben oni brokoli çok oldu
Asheuahsuheuahe
Offfff! Oğlum iyice gitti senin kafa ya.. Bir sevgililer
gününe yine yalnız gireceğim anasını satayım iyimi. Aslında , du bakayım. Bugün
sevgilisi olmayan kızların çoğu yalnız erkek avına çıkmıştır bile. Oooo tamamdır
bu iş , yetmişüçtane kız ismi var , elbet biri düşer.
“ Saat : 23:57 “
-Yok be kızım , öyle halini
hatrını sorayım dedim.
Küfür etme bariiii !
-
… Benim yahu Tolga iştee. Eveettt İzmir’li Tolga
Oha ne izmiri lan! Yok sen beni başkasıyla karıştırdın ya.
Sen kimsin ya , Ayşe sen değil misin? Heee , kusura bakmayın Aysel hanım ,
biriyle karıştırdım sanırım. İyi akşamlar.
Ahahha ulan o ne lan , rehbere ismini “meme” olarak
kaydettiğim biri var. Ne kadar doğal biriyim. Du bi arıyayım.
- Heyy nerelerdesin sen ya hayırsız. İnsan bir arayıp sorar
yahu , hiç değilse vatsaptan yazar.
Ben aynı ya , tercümanlık filan yekten devam ediyorum işte.
Evet , Beyoğlundayım halâ ..
Sen şeysin işte yaa.. tabi ki ismini hatırlıyorum…
Dııt dııt dıııtt…
Meme nedir yaa , meme nedir arkadaş.. insan bari parantez
açar da ismini yazar
Ovvv yoooo
“ 14
Şubat Saat : 9:13 “
Bir Kamyonu devirdim gidiyorum..
Yolum hayır mı şer mi bilemiyorum!!
14 Şubat’ı Rüyalanma günüm olarak ayrı olarak kutlayacam. Eyyy
Evren , başka gün yaptır şu işi ya , şu gün şu şekilde kalkmıyayım anasını
satayım..
“ Saat : 16:00 “
Piii şuna bak hele şuna.
Avm’yi kompe alsaydın yahu , bu aldıkların ne ki.
Hacı sen bana bir bira daha versene , milleti izlemek çok
güzel oluyor.
Aslında , olaya farklı türlü bakmak gerekirse , üstadın da
dediği gibi ; “her şey bir insanı sevmekle başlıyor..”
Çoğu birbirine değen göz sahte olsa da , eminim ki halâ bir
yerlerde sevmeyi becerebilen birileri var. İşte bunu bilmek çok güzel. Ve hatta
, acaba şuan da kimler sevişiyordur sıcak yataklarında. Nasıl yapıldığını
unuttum. Hakikaten nasıl yapılıyordu la ?
“ Saat : 22 : 09 “
… ya öyle işte
Başka da bir şey yok be Elif , aynı devam bildiğin ben
işte.. ya bak kapat sen evden arıyorsun birde ben arıyayım seni , benim beleş.
Neyse , aynı aynı / halâ beni terk ettiğin gibiyim. Şaka
şaka.
Buralarda çok insan var , haddinden fazla insan.
Bazen hepsinin üzerime üzerime kasten geldiğini düşünüyorum.
Sanki toplu tecavüze uğrayacakmışçasına korkuyorum. Sonra birden gidiyorlar ,
tüm insanlar gidiyor / koskoca bir karanlık bırakıyorlar bana. Ama karanlık çok
büyük.Ondan da korkuyorum. Ben.. Ben karanlığın tecavüzüne çok uğradım Elif.
Ben karanlığın koynuna zorla girdim. Sonra alıştım , zevk almaya başladım.
Sonra o karanlık üzerime boşaldı. Etrafım kimliği belirsiz gri spermlerle doldu
taştı. Sahte insanlar , yarım yamalak gülüşler. Senden sonra o kadar yalnız
kaldım ki Elif , artık aynaya kendime bakabiliyorum biliyor musun.
Çünkü bu amına koduğum hayatı bana onu öğretti. Ne yaparsan
yap , yine sen “sensin” dedi. Bana dedi. Ulan dedim kendime sen kimsin. Sonra
aynada suretimi gösterdi. Meğer ne çok boşalmış bu hayat üzerime benim. Dört
bir yanım sperm. Benim spermlerimi bir gör , öyle masum ki. En azından haftada
üç kere ben buradayım diyip çıkıyorlar kemiklerimin arasından. Ama Elif biliyor
musun , karanlıkta duyulan her ses kulak verir oldum artık. Vallahi kız. Hani o
“umursamazsın” diyordun ya bana. Her duyduğum çığlığa kulak asar oldum. Geçen
bir kız , geçen dediğim de bakma bi iki ay oldu. Öküz gibi böğürüyorsun dedi
sevişirken. Hiç dikkat etmemiştim biliyor musun? Niye hiç uyarmadın beni? Tamam
tamam kızma. Aslında seni de anlayabiliyorum. Ben bu hayatta sanırım bir seni
anlıyorum Elif. Ama anlayamadığım tek şey , kafamda / zihnim de yitip giden
suretin. Sanırım o karanlık iyice yerleşiyor. Ama biliyor musun , artık
inanıyorum bir ruhumun olduğuna. Susma öyle , gerçekten bak. Böyle enterasan
şekilde insanlarla konuşmaya kalkışıyor filan. Çok enterasan.
Neyse.. yedi yıl olmuş he. Beni her yılın bugünü arıyor
olman ne kadar manidar. Enterasan bir intikam alma şekli. Sana kızamıyorum.
Neyse , bu aralar canımı sıkan bir tek porno sitelerine gelen yasak haberleri. Dns
filan bi şekil hallediyorum ama ilerisi sıkıntı. Hadi bak şarjım bitiyor ,
kapatıyorum. Küçük prensesi de öp yerime. Eminim ki senin kadar çirkindir. Ehehehe
Hadi sevimsiz şey , ayrılığımızın yedinci yılı kutlu olsun
tekrardan , öperim.
“ 15
Şubat Saat: 12:11 “
“Bu site Mahkeme kararı ile erişime engellenmiştir..”
Hay mına koyimm , bari sen gitme yaaa!!