Hayır,
lütfen bana öyle bakma!
Seni umursamadığımı neden düşünüyorsun? Nedir seni buna
iten lütfen benimle paylaş.
Gözlerimin içine bak diyorum sana, lütfen bana
inanmalısın.
Bak hakikaten sana yalan söylemiyorum.
Tamam hadi o zaman bir sebep söyle, niye inanmıyorsun
bana bir sebep söyle. Şuan ne yazdığını bilmiyorsun ve sadece yazmak için
yazıyorsun haksız mıyım?
Belki haklı olabilirsin, ama en azından itiraf et,
kişilik bozukluğun var. Kimi yazdığını şaşırıyorsun arada sırada. Bu kadar
kaptırma kendini koç.
Sen kimsin ki, sana inat bu yazıda siyah punto ve satır
aralığı bırakmayacağım, hadi bakalım kim kiminle konuşacak bakalım
anlayabilecekler mi. He bunu yapacak kadar da sıyırdım diyorsun yani. Sen
boksun bok! Orta iki de elinde tuttuğun o esrar gibi bok! Ya da onu da boşver,
bir oyun hatırlatayım sana. Söyle çabuk. Hayır araya laf sokarak kimin kime laf
soktuğunu karıştırmana izin vermeyeceğim. Küçükken neydi lan öyle, insanların
arkasından dibine kadar girip yürüyordun, sonra ne oluyordu? Elleri sikine
çarpıyordu, e sonra ne oluyordu? Her zaman arkadan vuran suçlu değildir paşam!
Kusurlu duruma o masum elini senin sikine vuran düşüyordu değil mi? Bir kere o oyunu sadece ben oynamadığımı geçen okuduğum bir kitapta öğrendim. O yüzden suçu sadece bana atamazsın. Hain köpek!
Lan sus! Senin yüzünden beni sevimsiz ve dünyası sadece siyah renklerle kurulu
biri zannetiler. Velev ki ibneyiz mitinginde salladığın bayrak olduğunu mu
iddia ediyorsun yani? Konumuz o değil, bir kural düzenimin olmadığını sende
benden iyi biliyorsun. Kuralları belirleyen sensin gerizekalı! Ben bir Tanrı
olsaydım evet, uyun derdim. Atma! Sen Tanrı olsan, insanlara kıyafet bile
giydirmezdin. Siktir lan! Kıyafet giydirmeyip ne yapıcam, çok mu meraklıyım.
Seni sustarabilmek için ne yapmalıyım? Aynaya bak. Niçin? Bilmem ilk aklıma
orası geldi. Ha siktir, ben kimdin lan. Yaa! Böyle öperler işte adamı koçum. E
şimdi hangimiz kazandık? E tabii ki ben. Sen kimsin ki? Ne bileyim olum.
Haydaa. Olum ikimizde tuttuk başını o zaman. Çok zekisin ya, hadi şimdi akıl
ver; kim olduğumuzu nasıl anlayacağız tekrardan? Aaa buldum! Hadi bana en
sevdiğin yemeği söyle. Yav olum, manyak mısın. Manyak olmasam senin yanında
işim ne. Sende haklısın. Ama belki sevdiğin yemeği söylersen kim olduğun açığa
çıkar. Sorun da orada, sen bensin aslında. Kim bilir benim gibi kaçını kullanıp
attın bir köşeye böyle. Haydaa, olum kıskançlığın sırası mı. Hadi söyle, onlara
da amına koyayım dedin mi. Ya etme gözünü sevem, bak küfürsüz gidiyorduk ne
güzel. Siktir dedin ya o küfür sayılmıyor mu. Yok, o başımdan gitin seri
söylenmiş şekli. Ama millet rahatsız oluyor. Belki de onlar siktir demiyordur
hiç. Defol git başımdan diyordur. Siktir bee! Olum tam çözmek üzereydim lan kim
olduğumuzu. Nasıl yani? Hani senin bir yanın küfre karşı ya. Neyse, ben biraz uzanıp
Neşet Baba’yı. Aha! Ulan senin Allah’ına kurban ya, buldum kim olduğumu. Bana
da söylesene. Olmaz aslanım, düşün biraz. O orta parmağı varya.. Benim yerime
de Ah Yalan Dünyayı dinle. Tamam da, şimdi bunları okuyanlar bir sik
anlayamayacak. E bunca zaman bir şeyleri anlıyoruz da ne oluyor aslan parçası. Haklısın.
İyi hadi gittim bende. İyi eyvallah, bir düşüneyim ben kimdim.
http://www.youtube.com/watch?v=GhJaZdpcJ-0
YanıtlaSilgülmeyi unutan yaşlı gözlere
mutluluktan haber dilek taşı.
tam da bunu dinliyordum ya.
aynaya bakmak zordur la harbiden. bazen çok zordur. saç sakal karışmış, karşındaki senin kim olduğun umrunda değil ya hani, öyle cins bakıyor ya. onun gibi.
bi de bu ayırmama şeysi tutunamayanlar'da var ya, orda da feleğim şaşmıştı. hatırlattığın iyi oldu.
tam da ne zaman yazacak, bi okusak iyi olur diyordum. kalemine sağlık dostum.
ikibinyedi de, işte bir sene filan olmuştu sanırım liseden mezun olalı. bir sevgilim vardı. bu feysbuk dalgasına yeni yeni alışmaya başlıyordum o zaman. bu şarkının sözlerini paylaşmıştım. ertesi gün hatun beni terketti iyi mi. senin hayatında mutluluk kavramı yok mu dedi, hep mi hüzün dedi. şimdi niye öyle dediğini çok iyi anlıyorum Bilal'im. Yıllar önce 'mutluluktan haber ver dilek taşı' diyordum, hâlâ diyorum. amına koyayım böyle işin. amına koyuyorum çünkü ne kadar acı da olsa zevk veriyor koyduğumun hayatı.
Silsana bir şey diyeyim mi, bu tutunamayanlara tam başlayacaktım, herkes bu 'olric'in bi şeylerini paylaşmaya başladı. zırzopların diline dolandı bu olric, tam başlayacağım sırada bıraktım. sevmem böyle insanların diline pelesenk olan şeylerle ilgilenmeyi. o yüzden bıraktım.
ama 'tehlikeli oyunlar' ın yeri bende ayrı. 'korkuyu beklerken' i saymıyorum bile, o zaten bana göre popüler kültürün pörtletemediği bir efsane.
eyvallah dostum, sağolasın güzel yorumundan dolayı.
canım bugün şarap içmek istedi. baktım yoktu.
bende bir tane d vitamini kapsülünü attım suyun içine, şarap niyetine içiyorum.
Çok Oğuz Atay üslubu olmuş bu.Kafam karıştı ama döndüm tekrar tekrar okudum.Anlamak ille de şart değil.Sahi onca zaman anladık da ne oldu ?
YanıtlaSilBilal'le senin yorumundan sonra tekrardan Tutunamayanlara başlayacağım :)
SilKoca bir hiç. Ne garip değil mi. geçen senelerin ardından, onca günlerin onca dakikalardan sonra dönüp baktığında diyeceğin şey sadece üç harfli iki ünsüz bir ünlülü bir harf; hiç..
Yazını okurken gözüm blogun sağ tarafına kaydı ve ismini gördüm. Eee senin ismin Tolga'ymış. Ne kadar dikkatliyim ki aylar sonra fark ettim o köşede isminin yazdığını !!!
YanıtlaSilYine böyle içindeki diğer senler ortaya çıkmış gibi. Hiç susmuyorlar, değil mi? Deli ediyorlar seni. Sürekli kafanı karıştırıyorlar. Ben kendi benlerimi hiç sevmiyorum. Çok gıcıklar.
Neşet Baba dedin, gülümsettin beni burada. :)
Aaa adım Tolga'ymış hakikaten de :)
SilBir süre sonra alışıyorsun. Ben alıştım sanırım. Hatta arkadaş bile oldum diyebilirim.
Neşet Baba'ya..
:)
kendinle ilgilenmeyi bırakıp biraz benimle ilgilensen bütün anlaşmazlığın çözülcek aslında :p peeeh ben kime diyorum ya!Olum sen manyaksın, biliyosun zaten.şu sevmediğin iç sesinde feci bir şeytan tüyü var, neresinden çıktıysa artık, beyle bi çirkinlik yok, ama sevdiriyor kendini kerata!evlensen mi ki? çoluk çocuğa karışsan, kafan dağılır(!) :p
YanıtlaSilo zaman birimiz bir fedakarlık edip akıllanacak. iki deli yan yana olmaz.
Siliçimde barındırdığım hem ateş hem barut bir kıvılcıma bakar.
sen gel gel. bir kafa dağıtalım :d
oyun severim ben, bilmem ki; kış engel olur mu?olmazsa yazıp bir senaryo kaçarım yanına, bilmelisin; tek kalp değilim..."vay orospu!" derse satırların?yok yok geleceğim, ama sen akıllan :p ben geldiğimde deliliğini yerine koyup döneceğim söz ;)
Sil"zemheri de uzadıkça uzadıı
Silsen baharmışsın gibi düşünüyoruum"
:)
zemher engel mi, değil tabiiii. Satırlarım terbiyelidir demez öyle şeyler :p
o zaman benden gitti günah; hata senin, günah senin, şuç senin... ;)
SilSes lazım bu hikayelere.. Sesin lazım..
YanıtlaSilÖnceleri ne güzel seslendiriyordum deneme yazılarımı bile :\
Silmikrofonum bozuldu. çok istiyorum bende bed sesimi duyurmayı.
http://gonulsokak.blogspot.com.tr/2013/07/sesli-mim-blogum-seslendi.html
bak :)
Konçerto de bakayım bir daha :))
SilKon-çer-to bla bla blaa :))
SilYok, yazandan seslendiren olmuyor dimi dimiii :p
Bir yanım çılgın nar ağacı
YanıtlaSilBir yanım buz sarayı...
Bu dizeleri hatırlattın bana;) Sevgiler...
Murathan Mungan'ın şiiriydi dimi?
Siliyi geldi, teşekkür ederim :)
bazen anlamamak anlamaktan daha iyi derler,
YanıtlaSilbilmem ki..
susmayan iç sesleri,içimizde belirmek için çırpınan ben'leri anımsadım..
anlamamak ile bilememek çok farklı aslında.
Silçünkü bazen anlamamazlıktan geliriz ya, en berbat hali o.
tolga gülme kaç yaşında insanım,ama bazı şeyleri ilk defa duyuyorum,okuyorum senin sayfanda,tabi şapşirik hallerim de oluyor!
YanıtlaSilyürürken yakın olmak,sonra? yahu ne acayip şeyler,kurgu mu acaba dedim! güldüm kendime,kızım uzaylı mısın dedim:)
????
iyi ki bir benden üç yaş büyüksün hee, sende :)
Silkurguydu sanırım :p
yok yok uzaylı değilsin (:
ama sen benim kış isimli yayınıma iki yorum yazmış sonra silmişsin arkadaş,niye ki?
YanıtlaSilhuyum kurusun. attığım her yorumu bir baykuş gibi takip ederim. benim yorumum öyle havada kalmıştı, altına niçün yorum yapmadın yazmıştım, o da havada kalmıştı, bende daha fazla tutunamadım ve düştüm :)
Silpes diyorum tolga,
Silbana özür borçlusun,
hak vermelisin ki blogla yatıp kalkmıyoruz,24 saatin içinde bazen yaklaşamadığım bile oluyor.belki bu da benim yanlışım olabilir.
ama sana çok şaşırdım!
Yazı onay sürecinden geciyor ama görmüssün diye dusundum.
SilÇünkü peşine yaklasik kirk yorum daha attin
Yahu sasirma bu kadar, dedim ya cins bir huy bende ki :)
Yılanı bilirsin kabuğunu bırakır gider ve yenilenir. Keşke şu içimizi kaplayan karanlık kabuktan sıyrılabilseydik bizde bu canlı gibi..
YanıtlaSilAhmet Kaya'nın bir şarkısını getirdin aklıma. Anka kuşu..
Sil"kaçıncı ölmem kaçıncı dirilmem bu
tanrılardan ateş çaldım
yüzyıllarca tutuştum
Üstüste yandım
bir anka kuşu gibi anne
Bir anka kuşu gibi,
kendimi külümden yarattım.."
Ahmet Kaya'nın şarkılarını çok severim Tolga bu da onlardan biri..
SilMutlu hafta sonları diliyorum.
Müzik filan olaydı arkada ,ağlardım lol :))
YanıtlaSilbak ne kadar duyarlı insanım :)
Silseni ağlatmamak için müzik koymadım :d
wuhuuu valla kafam karıştı kim kime ne diyor karıştı bende :)
YanıtlaSililk zamanlarda bana da böyle oldu
Silsonra şey oluyor, düzeliyorsun :)
Velev ki ibneyiz mitinginde salladığın bayrak cümlesi ne güldüm ben de. Ve yazını okuduğumdan beri yalan dünyayı dinliyorum.
YanıtlaSil"bende gülemedim, yalan dünyada.."
Silgülümsemelerin daim olsun