3 Mayıs 2015 Pazar

- SADECE ÜÇ -


Bir çay bardağına büründüm bu gece
Yanı başıma düşen soylu gökyüzünün,
Üç damlasıyla sevişiyorum
İki, dört / beş değil; üç
Bir adım daha atsam tutacaklar
İki adım atsam koşmak sayılacak
Üç adım atsam eseceğim,
Esiyorum buram buram
Burnumda bir yarin yanık kokusu
İçimde demi bitmiş bir sonbahar
Bugün yağmuru ıslatıyorum
Yanı başımda şehrin korkunç gürültüsü
Ağlayan çocuklar, birbirine refakat eden dört göz,
Sayıyorum..
Beşincisi aşk olacak, biliyorum.
Hava kırmızı, kan kırmızısı
Tavşan kanı gibi sıcak / demli
Gözüm yükseklerde, 
Gökyüzü kadar , 
Gökyüzüne kadar..
Asfaltlara çizilen ince beyaz çizginin dinginliği bende ki
Akıp gidiyorum uzun uzun
Uzanıp gidiyorum yollara
Yollar alın yazım,
Gökyüzü bana dur diyor,
Ben yare aldanıyorum
Yeryüzüne düşen bütün damlaların kaderini paylaşıyorum
Avucuma siper ettiğim üç damlayı
Sol yanıma siper ediyorum..
Üç diyorum, sadece üç..
Sonrası cinayet,
Sonrası aşk, meşk..

t.yazıcı
03.05
Bir pastahane köşesi
Biten çayın anısına
ha bir de yağmurun

13 yorum:

  1. İlginç, elinize sağlık ama cinayet olmasaydı keşke dedim sonunda :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hatırla, ne diyor üstad;
      "oysa herkes öldürür sevdğini.."

      Sil
  2. yeryüzüne düşen bütün damlaların kaderini paylaşıyorum..
    yine çok güzell..:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne acı değil mi onların gelgitlerine şahit olmak
      teşekkür ederim :)

      Sil
  3. müziği eksik ama bunun :p
    https://www.youtube.com/watch?v=6YXsDtvORRk

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. en altta yazdım yaa
      hiç bakmıyosun hiiç :)

      Sil
    2. isyaaaaaann!
      cık benimki daha güzel :p

      Sil
    3. biten çay, yağmur diyorsun ya işte ondan 'silebilir misin, sende kalan dudaklarımın nemini?'...

      Sil
  4. Olmuşsun sen...
    güzeldi...

    YanıtlaSil