2 Aralık 2013 Pazartesi

Biri beni silksinn!

Uyuyamıyorum..
Hayatın bize biçtiğini giydik hep. Hiçbir zaman sormadık bu nedir – niye bunu yapıyoruz diye. Bazen fazlasıyla düşündüğümü hissediyorum hiçbir şey düşünmeden. Umudumu onsekiz yaşında bir su birikintisine bıraktım ben ciğerimden törpülediğim ağız dolusu balgamla birlikte.. Önceden acılarımı bir mazgal kapağında biriktirir , yüreğime öyle salardım. Tek tek üzülmek istemiyorum hiçbir şeye. Hiçbir yalnızlığa. Gelecekse tümden gelsin. Beni körelten bu acı bu kaygı gelecekse tümden gelsin. Tek tek zor oluyor , zorlanıyorum içime alamıyorum. Sanki..sanki yıllar öncesinde baldırıma saplanan o bıçak gibi yakıp geçiyor tenimi her biri. Olum bu kadarı fazla , madem birbirinizden kopamıyorsunuz , o zaman kol hizasına geçin. Buharınız olmasa da , trencilik oynayarak girin içime. Ben hiç trencilik oynamadım. Yalnız kendimden hep saklandım ben , ruhumu çok uzaklara bıraktım.Kim bilir nerelere girmiştir ibne , açıkçası merak da etmiyorum ama korkutuyor beni.. Bir gün gelip sobe demesinden çok korkuyorum. Umarım arkamdan sinsice gelip “sobeee” diye bağırmaz. Çok korkuyorum ani seslere ben, ödüm kopuyor..
Hayır gözlerim dalma! yine geçmişe götürmesin bu durum seni.. Niye korkuyorsun bu kadar diye sorma kendine.. Aptallık yapan sensin. Siktir lan! Lan olum bak benimle düzgün konuş..
Kimsin olum sen..
Asıl sen kimsin..
Sen kimsin olum..
Hayır! Türk kavgasına döndü bu iş. Değil! Soruyorum sana , kimsin sen?
Kimim ulan ben..
Kalp diyorlar bana.. Beni bıraktığın yerdeyim yıllardır..
O oyunda kapı arkasına sakladım seni , nasıl bulamaz kimse. Kaçıyordum ben..
Ama sorarım sana , kaçtığımı kimse bilmediği için ben kimden kaçmış oldum. Kimse bilmiyor benim insanlardan kaçtığımı. Kaçtım ama kimden ? Tanrı’dan mı.
Değil!
Peki ya kimden!
Bilmiyorum ulan.. Neden kaçtığını bulamadığım firari bir kaçak var içimde. Bulsam sol mememde sallandıracağım. Ölümü izledin mi sen , ben izledim.. Günlerce , aylarca.. “Ruh” bedeninin en iyi dostudur , o gitti mi buz kesilirsin üşürsün..
Üşüyorum ben olum yarıdm et.. Sonu üç ünlemle biten cümle gibi kaskatı her yanım. İçimde ışığa dair bir şey görsem koşacağım , ama koşamıyorum. Ruhumu çok uzaklara bıraktım ben. Bulsam da gelmez geriye , ona ibne dedim. Arkasından konuşmuyorum , görsem yüzüne de derim. Onun bana biçtiklerini yapmakla geçti ömrüm. Bana kalan yalnızlıksa sonuna kadar yerine getirdim bir kuduz köpek kadar..

Kendi yalnızlığımın tanrısıyım ben.
Zevk alamıyorum ki hiçbir şeyden.
İlk öpüştüğüm kızı öpmeden önce , zevklimi diye sormuştum. Çok zevkli demişti.Beklediğim kadar değildi. Ama sevişmeyi keşfettikten sonra tüm sorularım silindi. İçimde ki hayvanı o zaman keşfettim. Ruhtan başka bir şey , beni yönlendiren elimi kolumu bağlayan. İşte o zaman anladım kapı arkasına sakladığım organa ihtiyacım olmadığına.
Beni özlediğini biliyorum..
Ne yalan söyleyeyim ben de özledim. Ama bunu sakın ona söylemeyin.
Söylerse gidip aşk’la meşkle uğraşmaya kalkışıyor. Ruhumu gönderdiğimden beri tamamen savunmasız bedenim. Aşk , Tanrı’nın insanları oyalamak ve yanına daha savunmasız alabilmek için uyguladığı bir metot.
Siktir lan! Yalnızlıktan geberiyorum demiyorsun da , sanki gelse yok diyeceksin.
Verse yok demem , gelse derim.
Sen kimsin lan!
“Sobeeeee”
Ha siktir! Korkmadım.
Ee niye korkmadım , sen kimsin?
O kapı vardı ya hani
Tabi yaa , geldin demek.. ee ne olmuş o kapıya
Götüne girsin! ( Vuhuhahhahha)

Biri beni silksiiinnn!
Biri beni uyandırsın ulan..


24 yorum:

  1. belki bir gün kafi gelecek hayat,
    kavuşmalar gerçeğe dönüştüğünde..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. belkiler..belkiler..belkiler..
      belki bir gün..

      Sil
  2. Yine tam duygulanmışken güldürmeli bir yazı olmuş. Adamlar yazıyor be diyerek okuyorum sanırım ben seni :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir tebessüm filizi verebildiysek sol memeye ne mutlu :)
      teşekkür ederim güzel düşüncen için.

      Sil
  3. Gözlerimi kocaman açıp bir çırpıda okudum.
    Ne güzel yazıyosun öyle yaa

    Hangi filmdeydi biri beni silksiin? Dizimiydi yoksa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Du bakayım bende gözlerimi kocaman açtım şimdi :d
      yanlış hatırlamıyorsam bir sinema filmiydi (:

      Sil
  4. Bak ne diycem; bir fincan kahvem bir de sarma tütünümden başka bişeyim yok, bir de dün gece sevgilimin yarım bıraktığı şarap var, hangisiyle bana eşlik etmek istersin? :P

    Şaka bir yana, bu sabah uyandığımda şunu düşündüm; dünya şımarık çocukların yaşayabileceği bir yer olsa gerek...Ulan o kadar çok yapmak istediğim şey var ki; yapamıyorum amk...eeee ne diye yaşıyorum diye soruyor insan; ot için bok için...geriye yalnızlığınla sen kalıyorsun işte sevgilinin bıraktığı yarım şişe şarabınla ve içmek istiyorum dostum, konuşmak da değil sadece yazarak ifade etmek istiyorum kendimi "yerlerde sürünen kültürümle!" bu ayrı konu...

    Uyu çocuk, uyu ama büyüme, acılar seni bekler uyandığında...Uyanma çocuk hep böyle kal!Biliyorsun ki böyle daha çok seviyorsun kendini...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aralık ayında içilen sıcak şarap bitki çayı gibidir ilaçç ilaçç. Sevişmeden önce kesinlikle tüketmeliyiz , ama sigara içersen ağzından öpmem. Zaten aşağıya "şaka" yazmışsın şuan çok mutsuzum.

      Dedim ya , bize biçilen paylardan paydalanmak zorunda kalıyoruz hep.
      Etimize sahip çıkıyoruz , kimi zaman bu et beden oluyor sonra da belki de insan..
      uyumak istemiyorum uyanırım diye..

      Sil
  5. Yalnızlığı anlatımına ve cümleleri iyi kullanmana bayıldım.Çok güzel anlatmışsın kendini ve kendi içinden geçenleri.Ne diyeyim,kalemin güzel.))
    sevgiyle...

    YanıtlaSil
  6. hayatın bize biçtiğin igiymek.. bazen de mecbur kalırız buna..
    ve ruh olmadan bir hiçiz elbette. bizibiz yapan ruhumuz..
    yüreğine sağlık ..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Giymek işte.. hep bir şeyleri giyiyoruz..
      bir yerlerimizi kapatma koşuşturması var üzerimize de devamlı..
      Kıyafetlerimiz mesela , hiç düşündün mü
      insan neden bedenini gizlemek ister..
      ben çıplak dolaşmak istiyorum. ben tüm günahlarımı sergilemek istiyorum insanlara.

      Sil
  7. ruh ve beden ayrı noktalardaysa toparlanmak zor.kaldığın yerden devam edip hayata,eskisi gibi zevk almak duygulardan...insanız ve keyifli anlar diler,arzu ederiz.nefsimizle,isteklerimiz arasında kalırız çoğu zaman...mutlu olman dileğimle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aramak istemiyorum onu,
      Arasam , kaybettiğimi hatırlatacak tekrardan gelip. Biliyorum çok vefasızdır insan ruhu. Doğru olacam diye yırtınıp durur.
      teşekkür ederim , hoşgeldin.

      Sil
  8. Kendi yalnızlığımın tanrısıyım ben..


    Sevgiyle öpüyorum kalbini.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muyurt , hoşgeldin tekrardan.
      teşekkür ediyorum..

      Sil
  9. İnsan böyle karmaşık olunca daha iyi yazıyor, mutluyken pek bişey yazılmıyor bunu farkettim :) Senin yazım şeklin zaten tartışılmaz, su gibi okudum yine...

    Bu arada mimledim seni, cevaplamak istersen tabi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ediyorum . Hep olmuyor ama bazen gözüm arıyor seni / düşüncelerini :)

      Sil
  10. yeni yıl geliyo hadi silkin uyaaan.
    :)

    YanıtlaSil
  11. ''Aşk , Tanrı’nın insanları oyalamak ve yanına daha savunmasız alabilmek için uyguladığı bir metot.Siktir lan! Yalnızlıktan geberiyorum demiyorsun da , sanki gelse yok diyeceksin.Verse yok demem , gelse derim'' Mutluyken ıyı yazılmaz :) çok begendım yuregıne saglık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilmem , hiç fırsatım olmadı o şekil yazmaya , belki birgün :)
      teşekkür ederim ,hoşgeldin.

      Sil
  12. bak ya yine cümleler yıkılıyo :)

    YanıtlaSil