24 Mayıs 2015 Pazar

iyi geceler sayın okuyan sizinle yatmış mıydık?



Hey, araba kullanmayı biliyor musun?
Şöyle hakikaten sessiz bir yerlere gidelim? Gelir misin benimle. Çadır var. Ateşte yakarız; mis.
Neyse bilmesen de olur, beni uyanık tut yeter. Kırksekiz saat kotam var, sonra kafam aşağıya aşağıya kayıyor test ettim. Ama senin işin de zor onu söyleyeyim. Uyanık tutayım diye kafamı sikmeni istemem. İnce ayardır diye boşa demiyorum. O ayar bir sefer açıldı mı biter bu iş. İnsan beyni de kızlık zarına benzer, bir girdimi biter işİ. Bazı kafalar esnek olur, iyice zorlamak gerek orası ayrı. He ama fark yok mu var tabii. Bizim beynimizin zarı her konuşma sonrası yenileniyor, tekrar kendine bir zar yaratıyor. Ama sakın “nasıl olsa yedeği var” diye düşünüp kafanı hunharca sikmelerine izin verme, sayılı onlar sayılı. Sonuncusu gitti mi kayış yanıyor, makineyi resetlesen de bir bok olmuyor.

Ne uçsuz bucaksız bir yer değil mi bu sanal ortam. Sonu – dibi yok. Hikâyeler yazarken bu durum çok hoşuma gider. Gidebildiğince – olabildiğince sınırı zorlamak isterim. Hikâyemin Tanrısı olduğunu çok ciddi şekilde hissettiririm karakterlerime. Lâkin bu sanal zımbırtının da boku işin içinde karakterler çıkınca, yalın olunca çıkıyor. Bu sefer herkes kendi hikayesinin değil de bizzat kendisinin Tanrısı oluyor. Sümme hâşââaaa!
Arada geniş vakit buldukça değişik bloggerlere bakıyorum; geziniyorum. Öyle komik ki bazıları. Açtığım başlık ve yukarıda ki söylediklerimi birleştirince ortaya çıkıyor zaten ne demek istediğim. Otuz bir çekerken kurduğu hayalleri yazanları bile gördüm lan; şaka değil. İşin içine bir de iyelik eki filan sokuyorlar biliyor musun? Sizi gidi cenabet yezidler. (hahahah)

Ne diyodum? Haa. Seninle yatmışmıydım ? Sus sus, aramızda tamam. Ya çekinmene gerek yook. Bütün bastırılmışlıklarını üzerimde uygulayarak bütün kötü hücrelerini boşalabilirsin en yapışkanından. Titretmek marifet değil, o baldırdan gelen şey önemli. Yoksa yatmamışmıydık yahu? Allah Allah, karıştırdım ben sanırım.
Yazdığım yazıların başlıklarına önem vermem. Dün şöyle bir göz attım istatistiklere de şaşırdım kaldım. Gerçi şaşırmamam gerekirdi ama insan yine de garipsiyor. Toplum olarak kitapçıdan kitap alırken bile kapağa bakarak kitap alan bir millet olduğumuz için, hatırlayın “s*ktir et” diye bir kitap vardı. Türkiye üzerinde ki ergenlerin %90’ı o kitabı alıp sosyal medya hesaplarının tümünde paylaştı; “ben okuyorum” gibi yaparak. Bak sakın yanlış anlama, kendimi okuyormuş gibi göstermek istemiyorum zaten benim kadar az kitap okuyan biri de yoktur emin olun :) iki ayda bir kitap bitirsem benim için kâr. Neyse, ne diyodum? Ha gösteriş. Bu satırları buraya yazmamda ki amaç kızgınlığımı / sitemimi absürd bir şekilde aktarmak. Şuan bile eminim bir çoğunuz bu yazının tamamını okumayıp gideceksiniz. Hatta %80’iniz başlığı görüp direk damlayacaksınız. “Huuooaaa memeli şey yazmış” galiba diye. Bir arkadaşım geçen fırçaladı, niye kendini tanıtmıyorsun diye. “Şaklabanlığa gerek yok” dedim. “Havanı sikeyim” dedi. Pardon? Ulan ne yapsak yaranamıyoruz amına koyayım. Çok saçsak, paylaşsak, reklamlarımızı yapsak görmemiş diyecekler, hiç yapmasak kuğulluğundan da geçilmiyor cibilliyetsizin diyecekler. E ben ne edem? Bloğuma otuzbir çekerken kurguladığım kurguları kendim hallettim diye mi yazayım? Haftada üç farklı kişiyi siktim, peşine şunu şunu ettim, yüz dolarla götümü sildim? İnsanlar kendi gibi olmaya çalışırken siliniyor farkında olmadan. Çünkü öyle bir durum oldu ki insanlar “kendi gibi olmaya çalışıyor” ne acı. Lan sen zaten sensin, illâ bir şey olmak zorunda değilsin ki. Bir şey olacağım diye diretiyorsan adam ol adam.

Aga nasıl yapıldığını unutmuşum. Hiç öyle başlığa bakıp beni pileyboy belleme. Oyyy geçmiş bizden havar komşular. Hiçbir şeyin mi düzenlisi yakışmaz lan bir insana? Evlenmeyeceğimi bildiğim için yasal olarak düzenli de sevişemeyeceğim. Ne yapayım? “Sen şiir yazıyorsun ama………..” burada ki noktalarda öyle sitemler yatıyor ki her birinde. Ne var lan, şiir yazanlar sevişmez mi. Ne edem, bende enerji votka yapıp onla bunla seviştim deyip neyşınıl coğrafi de ki sırtlanlara mı döneyim. Siz hatunlar avcımısınız? Masturbasyon ders haline getirilmeli. Yalnız bir patlıcanlı musakka yapmışım. Şimdi masturbasyon deyince aklıma geldi; çağrıştırdı. Lan kelimesi çağrıştırdı ayııı. Evlenmicem filan diyorum ama ben kesin açlıktan ve dağınıklıktan ölürüm yalnız yaşarsam. Yüksek derecede çamaşır makinesine atsan çıkmaz bende ki bu cenabetlik. Ayşe Teyzeyi arasakta aceyle maceyle mi yıkansam.
He unutmadan; daha önce sizinle yatmışmıydık?

32 yorum:

  1. % 80 in içinde değilim, okumuş olmamın başlıkla ilgisi yok zira.. Ayrıca burda soruları ben sorarım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hahah sende olmasan zaten tam anlamıyla güzergahı değişen iett hattından haber olmayıp saatlerce durakta arabayı bekleyen insanımm
      uuu sertti :)

      Sil
  2. Yok usta yatmadık, mümkünse yatmayak da zaten :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. araya yastık koyarız yaa dert ettiğin şeye bak (:

      Sil
    2. Pek güvenli bir önlem değil o. :D

      Sil
  3. Yatmadık ama birlikte uyandık.
    Dostum meme demiştin, isyan çıktı. Okudum sonuna kadar, nağber?
    Niye kızdın ki bu kadar?
    Burası senin çöplüğün.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vay, iyi dedin; daha önce bir yazımda kullanmıştım ilk cümleni, sevindim bak şimdi.
      Kızgınlık değil de ne bileyim..
      burası benim çöplüğüm değil. burası komple bir çöp, bizlerde içinde ki kirli atıklarız.

      Sil
  4. Sen kesin Erol Egemen'i de tanırsın. :)

    İçerikten çok biçime ve kelime seçimine baktığımdan ne yazdıkları sorun olmuyor. O basma kalıp anlatımlar rahatsız ediyor sadece kurgularda, eğer yaşanmışsa yazar zaten bir iç döküş için geliyor nasıl anlattığının bir önemi yok. Burda anlatmasın da nerde-kime anlatsın? Birbirini dinlemeyen insanlarız, yazıları atlaya zıplaya okumuşuz çok mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kim ulaağn bu erol egemenn :)))
      yahu demek istediğim o değil, keşke herkes en doğallığıyla içini dökse. benim sıkıntım samimiyetsizlik. geldim yirmiyedi yaşına, amına kodumun şehri bana insanları tanımayı öğretti bi başka bir şeye yaramadı.
      insanları izlemeyi sevdiğim gibi hakikaten onlara ait bir şeyleri okumak çok hoşuma gider benim..

      Sil
  5. 2 ay da bir kitap? Eminim senden daha az okuyanlar vardır

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yok yaa
      o da öyle sıralı iki aylar değil
      bir kitaba başladım mı diyorum
      at tepsin beni

      Sil
  6. Yemin ederim başlığa kilitlendim hala tam yorum yazayım diyorum sonra o başlık geliyor aklıma "ben yazsam ne tepki alırdım" diyorum gülme alıyor beni :D

    YanıtlaSil
  7. İnceden dokundurmayı nasıl becerebiliyorsun hayretle ve kendime bile şaşırarak okuyorum yazdıklarını. Bu cümlede kullandığım kelimeler de senin suçun mu bilemem :))

    İçtenlikle yazdıktan sonra hiçbir önemi yok bana kalırsa. Tabii o cinsel hayatını ulu orta bir yerlerde gizli kimlikler ardında, sanal ortamın bozkırlarına salarak rahatlamak isteyenleri de ister istemez dahil edecek bu duruma. Sanırım bu internet ve klavye olmasaydı biz insanlar içimizi kemire kemire köhne bir odada sararmış bir koltukta en en uygunsuz bir şekilde can vermiş olurduk. Vallahi bak :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. e bende kelimelerin fordçusuyum çok mu
      inceden inceden değdiriyorum ki hissedilmesin. bi hissedildi mi film kopuyor işte:))

      avunduğum tek nokta yazanın yine bir şekilde bundan ötürü mutlu olması.
      İşte internet olmasaydı diyorsun ya belki o zaman bazı şeyler değişebilirdi. internet üzerinden tanışıp görüştüğüm çok arkadaşım oldu kızlı erkekli. hepsinde olmasa da çoğunda internet üzerinden konuşmasıyla / ya da telefon normal yaşamında ki konuşması hali tavırları çok farklı; bir kere özgüvensiz. bu internet insanları özgüvensiz bırakıyor. gençler porno sitelerini aşındırıp otuzbir çeke çeke cinsel hayat nedir bilmiyor. bütün beraber olacağı kadınları porno starlarıyla bir tuttuğu için sonu hep hüsran oluyor. işler iyi gitmiyor cancan, bildiğin gibi değil :)

      Sil
  8. "İnsanlar “kendi gibi olmaya çalışıyor” ne acı. Lan sen zaten sensin, illâ bir şey olmak zorunda değilsin ki. Bir şey olacağım diye diretiyorsan adam ol adam." Bu sözüne sonuna kadar katılıyorum. Etrafımda ve sosyal medyada o kadar çok görüyorum ki böyle insanlar, insanın kendi gibi olası gelmiyor valla onları gördükçe...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bir köşeye çekilip izlemekten başka bir şey gelmiyor elimizden ne yazık ki..

      Sil
  9. "Kelimelerin fordcusu "..

    İlahi Tolga...

    Şiir yazanlar da sevişir söylemek lazım ..

    YanıtlaSil
  10. sanalda tanışabileceğin en asosyal insanlardan biriyim sanal alem mi asosyal yaptı beni , yok zannetmiyorum , doğuştan böyleyim , özgüvenimin de yeterli olduğunu düşünmüyorum , kime göre diye düşündüm bir an , en azından bana göre yeterli değil ama idare edeceğiz artık mal bu . S*iktiret kitabını da okudum napsam ki , gerçi sanal alemde cinsel yaşantım hakkında hiç yzmadım ama olur mu olur bir gün , kim bilir , ? bu arada kaybedenler'den biri olduğumu düşünmüyorum yaniii yatmış olma ihtimalimiz yok :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. asosyallik görecelidir ama hakikaten, o yüzden sen yine de kendini bir dereceye sokma..
      ha burada demek istediğim olay tamamiyle farklı.. benim demek istediğim kişilerin olmak istediği gibi belirtmesi kendisini, yani olmayan bir kalıba sokması. bu özentilikten çok çok daha öte bir şey. ve ne yazık ki bir virüs gibi yayılıyor bu.
      özgüven olur olmaz o önemli değil. herkes bir olacak diye bir şey de yok. karakter dediğimiz bir olgu var insan içine gizlenmiş, o yüzden herkeste farklıdır bu, her bünyede farklı işler.
      yaz yaz iyidir
      bir ihtimal daha var, o da yatmak mı dersin (hahha)
      sevgiler :)

      Sil
    2. aslında ben demek istediklerini anladım , sadece blogdan çok özgüvenli ya da sosyal göründüysem yanlış anlaşılma olmasın istedim , zira insan kendini bilir , belki başkalarına karşı maske kullanabilir ama başımızı yastığa koyduğumuzda bizimle olan sadece kendimizdir, ha bir de bu durumu çok takmayanlar var , var yani enteresan . neyse geçende başka bir arkadaş sanalda tanışıp dışarda konuşma şansı bulduğum biri benim için senin yazın gibi bir şeyler demişti de , işte seni okurken çok sosyal biriymişsin gibi gelmişti falan diye , ondan sebep kendimi anlatma çalışmalarım , sana da öyle bir his falan vermiş olmayayım aman ,:D gerçi benim blogumu okuyup karakter tahlili yapabilen arkadaşlara extra puan veresim , bonusa gark edesim , onları alıp eeee işte güzel şeyler yapasım var :D
      ben senin benimle yatabilme ihtimalini sevdim ,
      bir de otlu peynir kokusu vardı ama o başka bir satırdaydı sanki :D

      Sil
    3. Sen sen ol, seni zaten senin en doğal haliyle kabullenecek kişileri hayatında tut, gerisi hikaye
      hahah şuan bende çok sevdim :p
      peşine bir de veysel karaniden haşlama yedik mi tamamdır (:

      Sil
  11. TDK Adana şubesi geldi. Ekler ve bağlaçlar konusunu çalış lütfen. İmla hataları olan bir yazıyı anlamaya zekalarım basmıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. lisedeyken de sevmezdim dil bilgisi dersini
      edebiyat hocam çıkışmıştı. üç sene önce bir şiir yazıp o'na yolladım. ağlaya ağlaya beni aradı, ağlaması kesilince -de lerden -da'lardan girdi
      bazı şeyleri beceremiyorum
      belki de işime gelmiyor
      de ayrı mıydı?
      :))

      Sil
    2. Şiir yazan birinin bu konuya iki kere hassas olmasını beklerim. Bu kez kullanımın doğru.

      Sil
  12. Ehehe, lafa bak, başlığa bak şimdi :D
    Ahaha çok komik ama :D

    YanıtlaSil