Portre oluşmuş olacak ki , tüm dünya beni izliyordu.
Etrafımdaki herkesi TRT deki o ressam ağabeye benzetmeye
başladım . Önümden geçen herkes tek tek bir şeyler katıyordu sanki bana.
Kitlenmiştim , çiçeğin papatyaları sol ayağıma doğru bakıyordu. Anlam veremedim
olan bitene , dönmüş bana bakıyordu ve hala ne bir gülümseme ne bir tebessüm.
İnceldiği yerden kopsun deyip , gözlerinden gözlerimi
ayırmadan ona doğru ilerliyordum ağır ağır. Bünyem bu kadar duygusallığa
alışamadı ve tökezledi , aşk meşk tamamda kaldırın köşelerinide unutmamak
gerek. Sendeleyişim hoşuna gitmiş olacakki , kaşlarıyla güldü bana. Siz kaşla
gülmek nedir bilir misiniz ? Öyle masum duruyordu ki. Yanındaydım..
Ve sıraladım..
Sözümü kesme lütfen , diyeceklerimden rahatsız olabilirsin belki
ama daha fazla içimde tutarsam sanırım çatlayacağım. Sevdadan çatlayan insanlar
var yahu bilirim.
Önce şunu bil ki , kimseler bilmez köşe başı sevdalısı
değilim. Burada doğup büyüdüm , oradan bakınca at hırsızı gibi duruyor
olabilirim (gülümsedi) , ama burada bulunmamın sebebi sensin. Hergün saat 7
oldumu bu köşe başına dikiliyorum . Önceleri sadece uzaktan görmek bile
yetiyordu bana , önceden uzaktan da olsa bakıyordun bana göz göze geliyorduk
artık onu da yapmıyorsun. Yani sanırım senden hoşlanıyorum , bu çiçeği buraya
getirene kadar birçok serüven yaşadım , umarım beğenirsin..
Nefes nefese kaldım , yokuş yukarı kilometrelerce yürümüş
gibi ne nefesimde derman nede dizlerimde derman vardı , ondan gelecek cevabı
beklerken bir yandan siper alıyordum olumsuz tepkilere. Anlam veremediğim
şekilde düşünmeye başladı , şimdi gitmeliyim sonra konuşsak olur mu ? dedi.
İçimden binlerce defa hayır desem de olur tabi ki , ne zaman istersen diye
cevapladım. Gözleriyle görüşürüz diyerek kulaklığını takıp telefonundan müzik açtı. Bu sefer
arkasından bakmanın fazlasını yaptım , onu takip etmeye başladım. Her attığım
adımda ne yapıyorum ben desem de , beynim ayaklarıma engel olamıyordu. Yaklaşık
on dakika yürüdüm , yolda birçok kere durup geri dönmeyi denedim ama
vazgeçemedim. Nitekim evine kadar takip ettim ..Allah’ım , bitti dediği yerde
başlıyor hakikaten , ben bu kıza aşık oldum..
Aldığım çiçekler hala elimdeydi , o kadar yolu onunla
yürüdüğüm için kendime güldüm. Önüme ilk gelen bir erkek çocuğuna verdim.
Ağabey bunu ne yapayım dedi , git sevdiğine ver olum dedim , gülümsedi.
Pastanenin oradan geçerken , bizim gençler hala benim
geyiğimi yapıyordu . Sinan oradan seslendi neşeli ses tonuyla ;
-Ne yaptın laa çiçeği , verdin mi ?
-Yok.
-E ne yaptın
-G*tüme soktum.
-G*te giren Papatya sulanmaz hee dikkat et
-Puhuhahhaha
-Bağsur olasın Sinan!
Dokunsalar ağlayacaktım . Kızın bana cevap vermemesi tüm
özgüvenimin içine etmişti. Mahalleden Kazım’ı aradım , akşama her zaman ki
yerde her zaman ki müzik her zaman ki nevale. Gece 11 ‘ de parkın oraya attım
kendimi , e-5 in
tam yanı başı, arabalar vızır vızır.. Niye bilmiyorum buraya geldiğim de içmeden
sarhoş oluyorum.
Kazım doritos alaturka ve kırmızı şarabıyla geldi ,
seviyorum bu adamı. Tam şarap adamı birde güzel muhabbeti vardır ki sormayın..
Oturduk çimlere , verdik sırtımızı bir kütüğün koynuna.
Demeyin osuruktan keyfimize.
-Aç la benim şarkıyı dinleyelim.
-Olum söz ver ard arda en fazla 4 kere dinlerim.
-Tamam la aç hayde.
-Dün bir bugün iki ne oldu dostum sana.
-Kara sevdaaa kara sevdaaaa dedikleri daha ne olabilir ki
İki şişe şarabı öldürdük sabaha kadar , sabah namazını
duyduktan sonra kalktık artık. Hem alttan yediğim soğuk hem üstten giren şarap
beni maf etmişti bile. Eve zor attım kendimi, direk sızmışım..
Uyandığım da kafamda atların çiftleştiğini hissettim , ulan
şarabın kafası iyi de , sonrası pis koyuyor.
Neyse , bir şekil akşamı ettim. Sabırsızlıkla bekliyordum ne
cevap verecek diye. Geçtim yine köşe başına tam saatinde. Gelmedi , şaşırdım
ilk kez onu görememenin verdiği bir burukluk vardı üzerimde. İşin kötü tarafı ,
hani bir şey olsa ne haberini alabileceğim bir arkadaşını tanıyorum nede bir
şey , tek bildiğim evi. Kapısının önünde dikilmekte yakışı kalmaz.
Ondan sonraki üç gün yine göremedim onu , evine gidebilecek
üst caddelere arkadaşlarımı yerleştirdim. Yine gelmedi , yine gelmedi..
Evinin oradan yalandan geçiyordum arada , göz yokluyordum ama
nafile yook..
Neredesin be kızım ?
Neredeee ?
“ Geleceğim, bekle dedi, gitti.
Ben beklemedim,
O da gelmedi
Ölüm gibi bir şey oldu.
Ama kimse ölmedi .. “
Ben beklemedim,
O da gelmedi
Ölüm gibi bir şey oldu.
Ama kimse ölmedi .. “
Devam edecek..
geldebu türküyü üst üste dinleme şimdi
YanıtlaSilHey gidi hey..
SilTam ortadan kaybolacağı gün mü konuştunuz yoksa kız kaçtı mı anlamadım.
YanıtlaSilBekliyorum devamını.
Konuştuk ve kayboldu..
SilÖlüm gibi bir şey oldu.
YanıtlaSilAma kimse ölmedi .. özet gibi olmuş.
Kimse ölmedi..
SilÖlürüm bu şiire.. ama keşke sonu bu olmasaydı ya:(
YanıtlaSilAh o keşkeler..
Sildevamını okumadan yorum yok sana :p
YanıtlaSilhadi bakalım :)
Silbir kere de güzel bitsin yaaa :((
YanıtlaSil:\
Sil