18 Şubat 2015 Çarşamba

Bir Sapın 14 Şubat'ı (3)


   
Diğer seriler;
“ 14 Şubat “ 
Saat  08:45

“Azimle sıçan duvarı delermiş” dediler, ben olayı yanlış anladım gittim boyuna sıçtım, ulan kimse bana demedi ki orada ki “sıçan” sıçmak değil de “fare diye. Neyse ne, azmettim ve başardım. Artık düzenli yaşama geçtim, her şeyim düzenli anasını satayım. Sabah kalkmak diye bir olay varmış ya, ne güzel..
“ Saat  11:00 “

Yav sabah kalkmak iyi hoş güzelde, sen free çalışan adamsın be adam, ne sikime kalkarsın sabah sabah. Ulan bak yine kararlarımı sorgular oldum. Hayır olum, insan gibi erken yatıp erken kalkacaksın. En büyük düzenli yaptığım şey otuzbir çekmek, yav kaç yaşına geldim be yeter yeter.




“ Saat 13:20 “

Oğlum Tolga sıçtın. İşte sevgililer gününün en boktan yanı da bu. Şimdi işin yoksa üç hatunla aynı günde buluş. Kıçıma giren altın kolyeleri saymıyorum bile. Bir ay simit ayran idare edeceğiz artık. Ulan sevgililer günü mü olur ya, bu olayı ortaya atan kuyumcuyu bir bulsam ağzını burnunu kıracağım da, neyse…
Dur bakayım şu programı bir ayarlıyayım. Yalnız öğlen öğlen ne melemen yaptım öyle bee. Şuna bak onsekizlik kız gibi yemin derim.
“heh Ayşe’cim selam, nasılsın ya insan hiç mi aramaz sormaz. Bugün buluşuyorduk ne oldu.”
“Canım mesai kitlemişler ya, saat yedi de anca çıkabilirim. Yedibuçuk gibi galatanın orada görüşürüz olur mu?”
“Kitlemişler nedir amına koyayım yaa”
“Efendim canım, bir şey mi dedin?”
“Ha yok yok, daha iyi dedim; hem akşam yemeğini birlikte yeriz. Kolay gelsin, görüşürüz.”

Aha şimdi şapa oturdum. Ulan saat dokuzda Fatmayla Büyükçekmece de görüşeceğiz, ne bok yiyecem anasını satayım. Neyse, Ayşe anlayışlı kadın olmuştur her zaman. Hay sikeyim kitleyeceğiniz mesaiyi ya. Hızlı hızlı yer, bağsurum azdı der erkenden kalkarım ne yapayım. Bir saatlik yemek için altıyüzliralık kolye gidecek iyi mi.. Amaaan Ayşe'me feda olsun.

“Hayriye’cim geçiyorum ben, Fındıklı çay bahçesinde görüşelim olur mu her zaman ki yerde.”
“Tamam arabayla geliyorum zaten otoparkın orada bekle beni.”

“ Saat 15:45 “

Şu hayatta sorsalar en çok neyden nefret ediyorsun diye, tereddütsüz cevap veririm. Metrobüüüüüüsss!
Bugün benim sevişmeme filan gerek kalmadı. Ayak üstü üç dayı geçirdi malı benim neticeye. Ulan o değil, umursamıyorum filan ama bıraksak sanırım beni yatırıp sikecek pezevenk.
“Birader, biraz daha değdirmeye devam edersen, değdirdiğin yerin deliğine kızgın tığ sokar, soğuduktan sonra da götüne sokarım.
“Ne yapayım abi ya görmüyor musun tıkış tıkış”
“La oğlum bi önündeki kabarıklığa bak bakayım, hiç şikayet ediyor mu bu kalabalıktan. Yarım saatir geçiriyorsun lan.
“Kusura bakma abi.”
“Siktir git!”

Tövbe yav.. abdestli abdestli gidiyorduk az daha.


“ Saat  16:15 “

“Oha kızım yavaş. Lan dur elim sıkıştı. Sen ne zamandır sevişmiyorsun”
“Adım ne benim.. adımı söyle banaaa”
“Hayriyeeee”
“E sini iyice uzatarak de!”
“Lan fantaziniii, ah lann belim ağırdı dur, şimdi biri gelecek rezil olacağız koca sahile.”
“Bi şey olmaaz, camlar filmli.”
“Çantamda vazelin var, uzansana. Geçen mesaj attım ya sana onu yapalım.”
“Lan manyak mısın, çok fazla porno izliyorsun sen.”
“Niye oğlum hem sen hem vites topu, sana da çok güzel gelmiyor mu.”
“Ben geliyorum lan galiba.”
“Yaaa daha çok erken”
“Kızım akşama dinç olmam lazım.. hasss..”
“Piç, piçsin sen. Siktir git arabadan çabuk”
“Ya iş yemeği var, şu Fransız konsolosluğundan….. Ohoo böyle mı bırakacaksın bunu. İnadına boşalmayacam lan.”
“Kolyemi ver kolyemiii”
“Sağ aşağıya odaklan(nah)”


“ Saat 16:53 “

Altıyüz lira kârdayım. İyi tarafından bakalım bu işe, moral bozmak yok moral bozmak yok…
Ama şu el ele gezinen çiftleri görünce bir iç çekesi de geliyor insanın be. Hangi ara gömdüm ben sol yanımda ki duygu pıhtılarını ya. Ulan Elif..

“ Saat 18:15 “

“les femmes pour répondre à lundi”
Hay çevirine de kitabına da. Bıktım bu işten ya. Ulan sende bir şeyi beğen ya. Ona ufla buna pufla. Koyayım böyle düzene

 Saat : 19 : 55 “

Özlemişim lan zalımın kızını..
“Geyin kuşaan Ayşeem, gel geç bizim köylerdeeen, bakacağuum peşundeeen…”
“Olum artık başka Ayşe’li şarkılar bul, hep bu hep bu artık bir espirisi kalmadı.”
“Ne yapayım kızım başka Ayşe’li şarkı yok.”
“Neyse ne yapıyorsun bakayım, oğlum artık gir adam gibi bir firmaya da bir düzenin olsun. Free takılacam dedin dedin bidona dönmüşsün o göbek ne.”
“Ya doğru düzgün spor yapamıyorum ki bir de hep hazır hep hazır, arada gel de iki çorba kaynak zalımın kızı. Evde kaldın sende, bak alan olmasa talibim ha”
“Olum hiç değişmeyeceksin dimi”
“Hiiiç”

Bazı kadınlar vardır, yanındayken hakikaten nefes aldığını düşünürsün. Sana öyle yakın gelir ki sabunlu suya bürünmüş baloncuk gibi ha patladı ha patlayacak telaşıyla onu izlersin. Ama bilirsin ki seni mutlu ediyor, bilirsin ki gözlerinin içine hapsettiğin o suretinin huzuru kalbine refakat ediyor. Korkarsın işte böyle zamanlarda. Benim yüzümden patlayıp boktan bir sıvıya dönüşecek diye ödün kopar. Bu yüzden ona dokunmaya bile çekinirsin. Keza aynı şey onun içinde geçerli olabilir. Birbirimizi kaybetmeyelim diye bir ömür birbirimizi izlemekle geçer. Maksat patlatmamak. Maksat o vedanın bir parçası olmamak. Aşk böyle boktan bir şeydir işte. Duygu ne kadar salt ve duru olursa olsun, o üç harfli böcük mideni fazlasıyla bulandırır, ortamın amına koyar. Ayşe ile benim muhabbetim de tam böyle. Yıllardır o bana ben ona hayran bakarız, ama bunun bir adı yoktur; sınırlarımızı birbirimizin haberi olmadan çizdiğimiz zaman o sınır kutsallaşır.

“İstersen bana gidelim..”
“Küçük bir işim daha var Ayşe’cim ya..”
“Atma lan, işmiş; kıvranıyorsun bir saatir. Git hadi git.. Bekletme. Yemek için de bu özel hediye için de teşekkür ederim, her zaman ki gibi çok zarifsin."
“Ver bakayım sol yanaktan en gamzelisinden.”

“ Saat: 22:11 “

Yahu Elif sen nasıl bir psikopatsın, her yıl ondört şubatta aramak nedir yaa.
“Yavaşşş ya canımı acıtıyorsun, az önce bir şey mi dedin sen?”
“Yok yok, çok iyisin dedim.”
“Aaaa bu neydi be, niye bu kadar erken.”
“Fatma kusura bakma ya, aklım başka yerde.”
“Bence fikrin de başka yerde…”

“Saat: 23:40 “

"Hakikaten seni taktir ediyorum he Elif, ulan bir insan bir insanın götüne böyle güzel tekme nasıl koyar bee, hiç böyle güzel terk edilmedim sayende, teşekkür ederim.
Neyse, anlaşılan sen yine susacaksın ve çaresizliğimi dinleyip keyifleneceksin. Ama biliyor musun, bu suskunluğun hiçte öyle keyif suskunluğu değil. Sende pişmansın biliyorum.. Yine aynı durum olsa ben yine aynı boku yerdim biliyorum. Ben değişemem Elif, değişemiyorum. Bunun için çabalıyorum ama yok! kafamı sikeyim, cibilliyetimi sikeyim ama yok, bir türlü olmuyor. Ulan kaybettim seni ya ne büyük ceza.. Sekiz yıldır abartısız geçmeyen bir sızı bıraktın sol yanımda. Kızım ben seni çok sevdim be, çok. Şimdi gelsen karşıma "yeniden deneyelim mi" desen 'hayır' derim, ben sevmeyi beceremiyorum Elif. Aslına bakarsan sevilmeyi de beceremiyorum. Kendi bedenime sığamıyorum ki, başkasının bedenini ve ruhunu içime sindireyim. Lanetlendim ben, aslında senden önce olmuş bu lanetim; bundan eminim. Yoksa biliyorum... amaan neyse ya.. umarım kızın iyidir, eminim senin kadar çirkindir. Ahahha nasıl güldürdüm ama :))
Ağlıyon mu kız yoksa? Oooo açtığı şarkıya bak zalımın. Hatırlar mısın az rakı söndürmedik Müzeyyen Ablayla. Kızım kaç yıl geçti, onca meyhane gezdim senin gibi meze hazırlayanı görmedim..
Neyse.. dolapta bi yirmilik olacaktı..
Müzeyyen Ablanın gidişine...Terkedilişime..
ve hâlâ şarkılar seni söyler..."
kurgudur






26 yorum:

  1. Azimli sıçanmış o duvar deldiği rivayet edilen :D Buarada 11 benim için de sabahtır ve son not değişme zaten sen ol ve bunun için terkedildiysen de "boşver" gitsin...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bu kuralları koyana bir çift diyeceğim vardı ezelden beri zaten (:

      Sil
  2. kurguna başlatma ya Tolga

    YanıtlaSil
  3. https://www.youtube.com/watch?v=UyOn8pq11po

    bu şarkı da bu yazıya kaldı. sona saklamak lazım böyle şeyleri.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yine en kılcal yerde ki yarayı bulup attın oraya şarkıyı bak..

      Sil
  4. Ben 1 ve 2 yi daha çok sevdim tolga :)
    Tarzım 18+ ve müstehcen demek ki haha :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. işte bunlar hep grinin elli tonu :d

      Sil
    2. Hahaha içimdeki şırftıntı çıktı dışarı töbe töbeee :D

      Sil
    3. vurucan kırbacıı vurucan kırbacııı (:

      Sil
    4. Kırbacı neden karıştırıyorsunuz.
      Det anlatmayın, edepsiz tarafım kaçırmıyor böyle noktaları.

      Sil
    5. bir avuç küp şekere ne dersin bebek??
      :):))

      Sil
  5. Aşkın ızdırabının orta yerine tüküreyim!

    Buradan tanrıya sesleniyorum: Dünyadaki tüm yalnızlara rastgele dağıtılan aşk belasının uzun kuyruğunda Tolga kulunu lütfen biraz öne al. Biz dostları olarak kendi olmayan şansımızdan bir parça vermeye hazırız.
    Ve rica ediyorum çoğu zaman yaptığın gibi rastgele yapma şu işi. Şu adama Elifin yarım bıraktığını tamamlama ve kendinden önce Tolgaya Tolgayı sevdirme cesaretini gösterebilecek, bu adamı değiştirebilecek bir hatun bağışla.
    Amen.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tanrım kötü kullarınıııı
      sen at sevsen ben at sevmemmm
      ahhh ne güzel dediiin, ağzından oluk oluk küp şekerleri damlii :d

      Sil
  6. hahaa ay çok iyiydi çok güldüm ama şu an :):):)bide hapsini okuyamadım benim kız anneeeğğğ yeter çıkalım diyo okucam ama:):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hehehh
      kesin en güzel yerinde gittin
      kesiiiin
      ah bu reklamlar
      :d

      Sil
  7. hımmmm...hımmmm ve hımmm...evet aralarda çokca rahatsız olsamda okudum..yani neye rahatsız oldunda ne okudun diyebilrisin..ne bileyim işte evet + 18 demişsin ( o artıyı bulana kadar yarım saat geçti feciğ teknoloji canavarıyım ben ) yani ben sanırım o guruba giriyorum galiba o kısımlar biraz rahatsız etti..Beni son paragraflar etkiledi..bi de kurguymuş ne diyeyim kurguna sağlık :):):) görüşmek üzereeee....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bende nasıl rahatsız oldum yazarken bir bilseeen :))
      eski düz sevişmeler artık kalmadı azizim, bu gençlik hep hardlık peşinde, usandım ki ne usandımm :):))

      Sil
  8. Çok kadın hiç kadındır Tolga. Ben sevmeyi, sevilmeyi beceremem hipnozunu bozabilirsin . İnanırsak olur bence:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bi denesem mi ne yapsam
      birden bir umut ışığı doğru sanki :)

      Sil
  9. Sonuna kurgudur !?!
    En sonuna.
    Böyle her bi haltı yedikten sonra, kurgu mu siktir lan dercesine.
    Bela mısın sen be.
    Cidden hepsi mi kurgu ya.
    Azcığı bile gerçek değil mi.
    Sevemeyişin, sınırları olan hatun, azgın hatun, anlayışlı falan.
    Sana değdirmeleri :p
    Abi sana çay ısmarlamalı bir gün.
    Kurgular böyleyse.
    Gerçeği nasıldır kim bilir.
    Gerçek derken yaşantıdan bahsediyorum anlayış yanlış olmasın :p

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hahaahha ulan son cümlen sayesinde içtiğim çay burnumdan çıktı :D
      gerçeği tam bir sırr koca bir sır, koca derken sır da ki büyüklüğü diyorum yanlış olmasın :)
      Her yalanın içinde biraz biraz gerçek barınır derler
      rıhrıhrıh saldım zehri içine

      Sil
    2. İçtiğiniz çay burnunuzdan getirilir :p:p
      kocaaaa bir sır he anladm yanlış anlama yok ::p
      pisliksin biliyosn diiimi :d

      Sil
    3. ahhaha manyak :d
      ben mi manyakkk
      tövbe süphanekee, benim gibi ehli sünnet tv de röportaj verecekken son viyadükten sağa sapan birinee :p

      Sil
  10. amannnn onun da mı adı elifti.... tüh tühhh ... iyi ki öğrenmiş dilektaşını diye sevindiğim amannn :)

    YanıtlaSil