Çok sıcak lan!
Böyle havalarda bırak sağlıklı düşünmeyi , normal davranmayı
becerebilen insanları önce sol sonra sağ yanacığından öpmek istiyorum.Hele ki
oruç tutanların Allah yardımcısı olsun. Dinimiz sübhaneke amin.
Bu aralar yazma hevesimi alıp biri bir yerlere götürmüş. Hiç
yazasım filan yok. Bazen açıyorum bir sayfa öyle ekrana bakıp duruyorum. Birde
ben şeyi fark ettim , Neşet Ertaş dinlemeden hiçbir şey yazamıyorum. Mesela
şuan bu çalıyor..
Ne güzel diyorsun be baba “Bir kere yüzüme gülmez , eyvah
eyvah eyvah..”
Hakikaten öyle be. Gülmedimi gülmüyor.”Bir kere parçalandın
olum sen bir daha yerine gelmez” diyor. Bizde “su akar yatağını bulur”
diyenlerdeniz be baba ne yapalım. Şuan tek dayanağım kelimelerim ve üzerine
yoğunlaştığım kitabım. Kelimelerim dedim de , geçen iett de gidiyorum, ben anlık
etkilenen insanım herhangi bir şeyden. Bir çift gördüm çok hoşuma gitti
birbirlerine yaklaşımları , yanımda da sürekli bir not defteri taşırım.
Çıkardım öyle iki bir şey yazayım dedim , demez olaydım. İki tane sıfatını
siktiğimin kızı tepemde başladılar gülmeye. Önce anlayamadım sonra bir göz göze
geldiğim de anladım. “Özentiye bak yaa” dediler bana.
Hiç istifimi bozmadan defterimi pantolonumun arka cebine
kalemi de sağ ön cebime soktum. Tam ineceğim sırada kalemimi bilerek yere
düşürdüm kız bunu gördü aldı kalemi ve bana uzattı , bende cevabı yapıştırdım
tabi ; “Münasip bir yerinize sokunuz lütfen..” dedim ve indim. Gıkları çıkmadı.
Kalemimi onlara vermeyi göze aldıysam ne kadar sinirlenmişim
siz düşünün. Sizlerden ricam kısa notlar tutan / kısa yazılar yazan / şiir
yazan insanlara özenti demeyin.
Şiir yazan insan iyi insandır onlardan korkmayın. Çayı tek
şekerli ve demli içerler.
Su ikinci plandadır , bir numara çaydır. Şiir yazan insan
bencil değildir , yüreğini emanet etmiştir bir kağıt ve kaleme..
Neyse çok takılmadım , zirâ beni takip edenler bilirler ben
toplu taşımalara bindiğimde muhakkak bir şey olur. Gerçi geçen ticari taksiyle
de oldu. Bir şöfor amcaya denk geldim aha dedim benim 25 sene sonra ki halimi
görüyorum.
Amcam açmış Kıvırcık Ali’yi Allah rahmet eylesin ne güzelde
sesi var.. Sordu “evlat bu frekans sana uyarmı sevmezsen değiştirem.”
“Yok dedim emica , Kıvırcık Ali sevilmez mi.”
“Taşak geçmiyon dimi la”
“Yok be amca , - Buralarda dost bildiğin ısırgan otu! “
“Hayyt daşşağını şu kızlar yesin senin ne güzel dedin.. “
Neyse yardırdık gidiyoruz , bir yerde yolu şaşırdık ve
amcayla ters düştük. O diyo o yol kapalı ben diyorum açık. Neyse baktık ki
kapalı acayip göt oldum. Tam kusura bakma filan dedim. Emica taksimetreye
bakarak yapıştırdı ; “Dert etme be evlat , kafası girdi nasıl olsa geri
kalanında zorlanmazsın”
Heh dedim tamam yine denk geldik :) , neyse ki daha fazla
namehram yerlerime girmeden varış düdüğünü duydum ve indim..
He bunları niye yazıyorum biliyor musunuz ?
Evet bilmiyorsunuz. En başta dedim ya yazmak için bazen bir
sebep gerek. En üstte ki resimi internette öyle denk gelirken rasgele buldum.
Çok iyi değil mi la. Dedim ya şair insandan korkmayacaksın.
Yılmaz Güney’in dediği gibi; “Bizde bilirdik sevgiliye karanfil almasını, lakin aç
idik yedik karanfil parasını.. “
Sol
meme kitlenir kalır bir başka sol yana ama “hayat” ın gerçekleri şamarı
bastığın an öylece kalırsın. Hani derler ya “bazen sevgi tek başına yetmez”
Yetmiyor..
Bazen
lanetli olduğumu düşünüyorum ve kendimi insanlardan çekiyorum. Çok büyük
hayaller de kurmamıştım oysa ki sevdaya dâir.
Mesela
heyecanlarımdan bir tanesi de onunla aynı sabaha uyandığım da ondan daha erken
kalkıp çay demlemek olabilir. Kokusunu ciğerime hapsettiğim bir hava pıhtısıyla
birlikte küçük adımlarla onu uyandırmadan gidip çayı ondan önce demlemek...
Benimkisi kimine göre küçük hesaplar. Bu yüzden mi hep kaybedişlerimin nedeni. Bu yüzden mi bir yanımızın hep “Erken Kaybedenler” oluşu.
Benimkisi kimine göre küçük hesaplar. Bu yüzden mi hep kaybedişlerimin nedeni. Bu yüzden mi bir yanımızın hep “Erken Kaybedenler” oluşu.
İnsan
yaşadıkça , öğrendikçe , kendini geliştirdikçe sadece günahlarını arttırıyor.
Küçük
hesaplar hep bir yerlerde karşına çıkıyor..
Kelimeler
var birde.. Kelimeler.
Bazı
anlamlara gelmiyor...
Cemal Süreyya, Arif’in kızkardeşi ile evlenmiş mi peki? Merak ettim çok..Birde asılolan karanfile bezenmiş güzel bir bakış ya da hoş bir söz değil midir ? Tabii anlayana..
YanıtlaSilBahsi geçen o “tiki” kızlara da sinir oldum çok.”Allam sen bizi onların lanetinden koru yarebbim”
Amin. :):)
düzeltme:) evlenmek isteyen tam tersi sanırım :)
Silpardon:)
Eh biraz karışmış evet :)
Silamiiin :)
"Sairim
YanıtlaSilZifiri karanlikta gelse siirin hasi
Ayak seslerinden tanirim
Ne zaman bir koy turkusu duysam
Sairligimden utanirim
Sairim
Siirin gercegini koy turkulerimizde bulmusum
Turkulerle yunmus yikanmis dilim
Onlarla aglamis, onlarla gulmusum."
Ne güzel anlatmış bedri rahmi eyüpoğlu şairi,türküleri..
Şair insan duyarlıdır,incedir kolay kolay zarar gelmez ondan.
ah bir de o mütevazi yaşamları,zengin gönülleri..
ne etkileyici bir anektod aktarmışsın ahmet arif le ilgili..
kaldı mı böyle güzel insanlar...
Sanırım kalmadı Bahar'ım..
Silbir bir söküp attılar.
"Zifiri karanlikta gelse siirin hasi
Ayak seslerinden tanirim
Ne zaman bir koy turkusu duysam
Sairligimden utanirim.."
varmıdır üstüne ya.
Çok güzel yazmışsınız. Ve bu yorum çok sığ kalacak ama o kızlara gıcık oldum hatta saydım sayıştırdım burda :D
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
SilBen sağlam sövdüm.
Prezervatifi kullanışsız bulurum ama bak böyle zamanlarda nasıl da lazım oluyormus :)
Şiir yazan insan iyi insandır onlardan korkmayın. Çayı tek şekerli ve demli içerler.
YanıtlaSilSu ikinci plandadır , bir numara çaydır. Şiir yazan insan bencil değildir , yüreğini emanet etmiştir bir kağıt ve kaleme..'
ne kadar da doğru..
öyle..
SilSelam Gundî kardeşim, yazma hevesini alıp bir yerlere götüren her kimse, hepimizinkini birlikte götürmüş anlaşılan. Gelgelelim, senin yazma hevesin pek de gitmişe benzemiyor. :) Ne güzel sermişsin işte orta yere. Yalnızca şair-çay bağlamı bile yeter bu sıcak havalara.
YanıtlaSilSevgiler.
Aleykum selam çok değerli Yeğen.
SilAlıp götürüyorlar bazen sorup soruşturmadan bende yakalayamadım halâ.
Çay candır.
Saygılar benden.
Altında kalmamışsın tebrik ettim. Bir daha gereksiz konuşmazlar böyle :))
YanıtlaSilUmarım öyle olur :)
Sil
YanıtlaSilGömleği olmayan bir şair,
üstelik Ahmet Arif...
Düşünmek lazım:-(
Keşke sadece resimi koyup konuyu açsaydım :)
SilHayyt daşşağını kızlar yesin tolgaaabey :D
YanıtlaSil:)))
SilSende guzel demissin bence
YanıtlaSilDemeseydim içimde kalırdı.
SilKitap mı? Oooo, e haydi bakalım, umarım istediğin gibi sonuçlanır.
YanıtlaSilAyrıca, özentilikle ne alakası var ki? Ağızlarına üç tane uçan tekme atılması gerekiyor onların. ahaha.
Şair adam, pek tatlıymış fotoğraftaki.
Hayırlısı artık..
Silehehhe uçan tekme fikri çok iyi geldi :)
Tolga ne pişman oldum şimdi o kadar zamandır üşengeçlik yapıp da bloglara bakmadığıma özlemişim çok okumayı. :)
YanıtlaSilKızlara nasıl güzel yapmışsın o anki kıvrak zekanı ayakta alkışlıyorum. Ani kızgınlıklarla geliyor öyle şeyler, ki haketmiş onlar da zaten :D
Kaldı ki yazan insana laf söylenir mi ya, adam yüreğinden geçenleri kelimelere dökmeyi başarmış sen daha neyin derdindesin cık cık :D
Açma arayı bu kadar
Silat tepsin onları :)
Ya sende ne kadar keyifli bir adamsın.:)Hem faceimde de önerdim seni.Yalnız ,keşke biraz daha beyefendi olsaydın.Şimdi kız annesi olunca da dokunuyor;yani.
YanıtlaSileheheh teşekkür ederim :)
SilBeyefendilik neye göre beyefendilik , birde herşeyin bir sınırı var dimi? o aşıldı mı beyefendlik efendilik filan kalmıyor :)