23 Kasım 2012 Cuma

İlkbahar , Yaz , Ne oluyor la , Kış





Akşam oldu yine..
Akşam olduğunu karanlık çökünce anlıyorum ben , zaman kavramım pek yok bir çok kavrama ters düştüğüm gibi;
Mesela toplu taşımada ters oturduğum zaman midem bulanmıyor benim.  Osurmadan sıçabiliyorum çoğu zaman. Yada uzun süre arabesk dinleyebiliyorum.
Marjinal olmak için hiçbir kelimeye süs vermiyorum , yada yapmadığım bir şey üzerinden
böbürlenmiyorum.  

Kış hissetiriyor kendini.
Sabahın köründe metrobüse binmeye artık alıştım. Türlü türlü fantezilerim oldu. Üç kez fordlandığıma şahit oldum , hiç kimseye değdirmedim.
Parfümümün markasını dört tane kız sordu , hepsine farklı isim söyledim çünkü parfümümün ismini telafûz edemiyorum.
Cevizlibağ köprüsüne çıkarken merdiven altında bekleyip “ etekli biri geçsede altından baksam “ mantığıyla bekleyen iki gence şahit oldum.
Hee unutmadan , taytlı fantezilerde %45 artış var. Aman neticenize dikkat edin .

Akşam oldu yine..
Sokağa çıktığımda ilk gözüme takılan karşı gencekondunun tepesinde gezinen kediler.
Doğdum o kediler vardı , geldim bin yaşına hala o kediler orada. Oradanın adı da kedili ev zaten. Her gün ayrı heyecan katıyor bana , bir gün kafama zıplayacak o çatıdan biri diye.
Geçen yavrularından biri ölmüş köşede duruyor öyle. Gidip baktım , o kadar pis kokuyordu ki kediye üzülemedim bile. Hee birde , kentsel dönüşüm diye her yeri yakıp yıktılar. Zik gibi ortada kalakaldı bizim mahalle.. Giderek modernleşiyoruz. Çevremizde ki liseli gençler ev altlarında sevişmeye başlıyorlar artık. O’nu da çıkardıkları öpüşme seslerini takip ede ede buluyorum. Çok hararetliler. Eeee çağa uydurmak lazım. Otuzbir çekip yaşlananlara inat yapıştırıyorlar cevabı. Prezervatif kullanın gençler şakaya gelmez bu işler.

Kış hissettiriyor kendini.
El ele gezen çiftleri görünce imreniyorum. Hakikaten cepte olmuyor , bir el lazım yoksa ısınmıyor namussuz.
Geçen “ Uzun Hikaye” ye gittik 5 arkadaş. Yani 5 erkek , hala utanıyorum.
Önce “ Uzun Hikaye “ sonra “ Kabadayı” Kenan İmirzalioğlu’na hayranlığım iyiden iyiye su yüzüne çıktı , durup durup onu kesiyorum izlerken. Korkuyorum , huyum suyum değişmese bari…
Hava erken kararıyor , ve ben çok erken başlıyorum hüzünlenmeye. Gecelerimi kaplayan / saran bir gece gözlü esmer çıktı karşıma..Bir görseniz , yada görmeyin..
Dipfirizden gevşesin diye çıkarılan dana eti gibi gevşemeye başladı sol yanım.. Yazmaya başladım onu’da.
Az kaldı geliyor..

10 yorum:

  1. bir ben gidemedim şu uzun hikaye'ye :(( ama izliycem ilk fırsatta sinemaya gidiyorum.
    Oralardan aşk kokusu gelmeye başladı. hadi bakalım hayırlısı :D :D

    YanıtlaSil
  2. Uzun Hikayeyi kesinlikle tavsiye ederim. Kenan var yahuu güzel olmazmı :d

    YanıtlaSil
  3. lan biz niye bilmiyoruz bu gece gözlü esmeri.
    yok esmer gözlü geceyi
    neydi la üşendim sayfayı yukarı çıkarmaya

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gece gözlü esmer la.
      Bilinecek de birşey yok aslında, öyle garip birşey.

      Sil
    2. Ne olacak gece gözlü esmer Kenan İmirzalioğlu'dur. :) :)

      Sil
  4. Ne doğalsın sen böylee :)
    güldüm.. utandım.. şaşırdım :)
    dolu dolu okudum vesselam :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne mutlu bana üç kez gülümsettim :)
      hoşgeldin efenim , sefalar getirdin.

      Sil
    2. Hoşbuldum efndim :)
      3 kez deil bi çok gülümsedim :)
      fırstım oldukça gezicem diğer yazılarınıda okuyucam inş :)

      Sil